İş kazası ve meslek hastalığından kaynaklanan zarardan doğan tazminatın hesaplanması için öncelikle, zararlandırıcı olayın tespit edilmesi ve bu olay ile zarar arasındaki nedensellik bağının belirlenmesi gerekir. Bu belirlemenin ardından zarara neden olan sorumluların tespit edilmesi, daha sonra sorumluların kusur ve sorumluluk derecelerinin saptanması, bunun ardından, zararın türü ve niteliği bağlamında destekten yoksunluk, geçici veya kalıcı sakatlık durumunun, zarar görenlerin kimlikleri ve nitelikleri ile zarar sürelerinin tespiti gerekir. Bu tespitler sonrasında zararın parasal değerlendirmesine geçilerek hesap yapılması ve tazminat olarak belirlenen zararın sorumlulardan istenebilecek miktarının hesaplanması gerekmektedir.” Ülkemizde Meydana gelen iş kazaları sonucunda büyük maddi ve manevi kayıplar meydana gelmekte olup, bu kayıpların tazmin edilmesi için açılan davalarda, tarafların kusur tespiti önem arz etmektedir. İş Kazaları davaları genel olarak Ceza Mahkemeleri ve İş Mahkemelerinde görülmektedir. Ceza Yargılamasında Mahkemece şüpheli şahısların kusurlarına göre cezalara hükmedilmektedir. Bu durumda şahısların olaydaki kusur irdelemesi önem arz etmektedir. İş Mahkemelerinde; tazminat ve alacak davaları şeklinde görülmekte olup burada da tarafların kusur oranlarına göre tazminat hesabı yapılmaktadır. Talep edilmesi halinde tarafınıza hazırlanacak olan Ceza Mahkemesi veya İş Mahkemesi davalarına konu Uzman Görüşünde;
✔ Olay Yeri İncelemesi, kaza mahalindeki delillerin tespiti
✔ Şahısların iş organizasyondaki yerinin görev tanımlarının irdelenmesi
✔ İş Kazasının Kök Sebep / Analizinin yapılması
✔ Olayla İlgili İhlal Edilen Yasal Mevzuat
✔ İş Kazasının meydana gelmemesi için alınabilecek tedbir ve önlemler
✔ Olayın oluş şekline göre objektif kusur dağılımı tespitleri yapılmaktadır.